Yalnızca yerel değil küresel ölçekte hissedilen Covid-19 krizinden en çok etkilenen sektörlerin başında Turizm gelmektedir.
Krizin oluşturduğu belirsizlik sebebiyle birçok ülkenin sınırlarını kapatması, getirdiği seyahat kısıtlamaları bu süreçte turizmin olumsuz anlamda etkilenmesine sebep olmuştur. Bu olumsuz etkileri azaltmak için Avrupa Komisyonu, seyahat ve turizme yönelik bir rehber[1] yayınlamıştır. Yayınlanan bu rehberde tüm dünyanın etkilenmeye başladığı teknolojik gelişmelerin önemi de vurgulanmıştır.
Turizm, yapay zeka, büyük veri, blockchain, nesnelerin interneti (IoT) gibi teknolojiler sayesinde seyahat, turist akışı ve yönetimi gibi konularda yeni yollar ve kıt kaynakların daha verimli kullanımını sağlayabilir.
Ülkemizde de bu alanda Türkiye Seyahat Acentaları Birliği ve Türkiye Bilişim Vakfı iş birliği ile yayınlanan Turizm Sektörü Dijitalleşme Yol Haritası[2]’nda dijital teknolojilere detaylı olarak yer verilmiştir.
Kaynak: Travel Tomorrow, ANVR, (2) Experience Led Transformation in Hospitality Sector, EY, 2017
Nesnelerin interneti (IoT) ile cihazların çevrim içi haline gelmesi, turizm şirketlerine gerçek zamanlı müşteri deneyimi elde etme fırsatı ve müşteri tabanlarını genişletme imkanı sağlamaktadır.
2019 yılında günlük işler için kullanılacak internete bağlı cihaz sayısı yaklaşık 3,6 milyar iken, 2020 yılında toplam bağlı cihaz sayısının 20,4 milyara ulaşması beklenmektedir. Bu da nesnelerin internetinin önemini açıkça vurgulamaktadır.
Yapay zeka ve robotik süreç teknolojilerinin müşteriye dokunan satış, müşteri ilişkileri gibi süreçlerde kullanılması müşterilerin kendilerini daha özel hissetmelerini sağlamaktadır. Diğer yandan, büyük veri analizi ile doğru turist profili oluşturabilir ve bu turistlerin eğilimlerini, ihtiyaçlarını analiz etmek daha kolay bir hale gelebilmektedir. Böylelikle, turizmin değişen müşteri talebine anında cevap vermesini sağlayabilir ve öngörülü modelleme analizi yapabilmektedir.
Yapay zeka ve robotik turizm sektörüne;
- Deneyimden elde edilen verilerin işlenmesi ile kişiselleştirilmiş hizmet sunulması
- 7/24 müşteri hizmeti sağlamak ve böylelikle sık sorulan sorulara yönelik müşteri temsilcisi eforunda tasarruf sağlanması
- Kişiye özel fiyatlandırma ve promosyonların sunulması
- Dönemsel iş gücü ihtiyacına anında yanıt verilebilmesi gibi avantajlar kazandırmaktadır.
Yapılan araştırmalarda, 2020 yılı itibariyle yapay zekanın 2,3 Milyon yeni iş fırsatı yaratacağı öngörülmüştür. Ek olarak mobil uygulamalar, yapay zeka ve robotik, salgının yayılmasını engelleme, sosyal mesafeyi izleme ve dezenfeksiyonu kolaylaştırma konularında yardımcı olabilmektedir.
Diğer yandan, blockchain teknolojisinin uygulanması turizm operatörlerinin güvenli işlemler hakkında mevcut tüm bilgilere sahip olmasını sağlayacaktır. Bu teknolojinin turizm sektöründe;
- Turizm sektörüne yönelik sadakat programlarının tasarlanması
- Turist bilgilerinin toplanması ve deneyim içerisinde kimliğinin saptanması
- Deneyimi boyunca turistin anlık takibinin yapılması
- Müşteri yorumlarının çevrimiçi takibi
- Ülke sınırları ve paydaşlar arasında güvenli para transferi gibi farklı kullanım alanları da bulunmaktadır.
Bu kapsamda blockchain teknolojisi gittikçe önem kazanmaktadır. Örneğin, 2017 yılında bu çözümlere dünya çapında 945 milyon $ harcama yapılmış iken, 2030 yılında bu teknolojinin iş hayatına katma değerinin 3,1 Trilyon $ olacağı öngörülmektedir.
Tüm bunlar dikkate alındığında, dijital teknolojilerin kullanımına adaptasyon süreci uzun vadede sektöre pozitif etkiler sağlayacaktır.
Kısa, orta ve uzun vadede turizmde dijitalleşmeye yönelik adımlar aşağıdaki tabloda yer almaktadır:
[1] https://ec.europa.eu/commission/presscorner/detail/en/ip_20_854
[2] https://www.tursab.org.tr/apps//Files/Content/ad5f3ddb-5a11-410f-9e3c-fe8b2dc4df8b.pdf